Güneş gemiç gediğinin arkasından , ilk ışıklarını uzun ardıç ağaçlarının arasından yaylanın kırmızımsı toprağına değdirirken, yavaştan bir kıpırtı başlar armut yaylasında.çadırlardan tüten ince pelit odununun kokusu ile keçilerin ekşimsi kokusu, aniden hakim olur tüm aşağı erikliye.ilk kalkan her zamanki gibi haççagelin oldu. doğal bir refleksle yaz- kış soğukluğundan taviz vermeyen zaladın suyundan hemen çay koydu odunun kızıllaşmış közlerine.
Köyden Polat bey tarafından kovulmalarının üzerinden henüz 1 yıl geçmişti gerçi yaylada iyiydi iyi olmasına, havası suyu pek güzeldi ama köydeki dirliğin düzenin yerini hiç birşey tutmuyordu.kızı meryemi komşu dereköye gelin edeli daha bir ay olmuştu .meri(Meryem)haçça(Hatice) gelinin ilk çocuğuydu yardımcısıydı evin direğiydi yoldaşıydı acısını yaylada dahada hisseder olmuştu bu aralar bütün bunlar yetmiyormuş gibi ikinci çocuğu mustafa daha yeni yetişmiş ve kayıköyde çoban durmuştu. Mustafa ailenin ilk erkek çocuğuydu, onun yeri ayrıydı. ne yer ne içer ellerin köylerinde benim oğlum, acaba çok iş kesiyorlarmı oğluma. Diye içlendi..
Haçça gelin komşu iğdir köyünden gelin gelmiştir armut çiftliğine.babası balkan savaşında şehit olduğu için küçük yaşta üç kız kardeşiyle birlikte öksüz kalmış ,anasıda genç yaşında dul kalmıştır.köy yerinde zordur dul yaşamak.

Yorumlar

Popüler Yayınlar